USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Soru sormaktan asla vazgeçmeyin!

Henüz çocuk yaşta kameralarla tanışan, sahnenin tozunu yutarken gazeteciliğin gerçekliğine âşık olan bir isim Dilara İncebacak.

Soru sormaktan asla vazgeçmeyin!
21-09-2025 21:50

Henüz çocuk yaşta kameralarla tanışan, sahnenin tozunu yutarken gazeteciliğin gerçekliğine âşık olan bir isim Dilara İncebacak.

İstanbul’un karmaşasında mesleğini titizlikle sürdüren, bir yandan insan hikâyelerine kulak veren, diğer yandan sokakların nabzını tutan bir gazeteci.

Onun için ekran sadece bir araç… Esas mesele gerçeğe dokunmak, görünmeyeni görünür kılmak. Şile’nin sakinlerinden büyükşehrin haber rotasına uzanan yolculuğunda, cesaretiyle olduğu kadar merakıyla da öne çıkıyor.

İletişimi bir “yetkinlik” değil “yakınlık” olarak gören, sahada yaşadığı tüm zorluklara rağmen mesleğini aşkla yapan Dilara İncebacak’la, gazeteciliğe dair sorularımızı masaya yatırdık. Kameraların önünden arka planına uzanan bu serüveni ve haberciliğin iç sesini onun cümleleriyle dinleyelim...

 

- Kendini kısaca tanıtır mısın? Nasıl bir ailede büyüdün? Bugüne kadar neler yaptın?

İstanbul’un incisi Şile’nin Ahmetli Köyü’nde, bana göre en güzel ailede dünyaya geldim ve orada büyüdüm. Bugüne dek yerel ve ulusal birçok kanalda çalıştım. Dizi, film ve reklam projelerinde yer aldım. Seslendirme yaptım, radyoda program sundum ve kendi alanımla ilgili çeşitli eğitimler verdim. Şu sıralar Boğaziçi Enstitüsü’nde (boenstitü) online muhabirlik eğitimleri veriyorum.

- Gazetecilik serüvenin nasıl başladı? İstanbul gibi büyük bir şehirde bu mesleği yapmanın avantajları ve zorlukları neler?

Çocuk yaşlarda dizi ve filmlerde rol alıyordum. Ekranda olmayı hep çok sevdim ve kendimi oraya ait hissettim. İstanbul çok büyük bir şehir ve tabii ki birçok zorluğu var. Meslekte çok fazla insan olduğu için iş bulmak zaman zaman zorlaşabiliyor. Ama en büyük avantajı, birçok insanla tanışma fırsatı sunması. İnsanlarla temas halinde olmak, iletişim kurmak bana her zaman iyi gelmiştir.

- Bugüne kadar haberleştirdiğin en çarpıcı olay hangisiydi?

Mesleğimde unutamadığım birçok olay var ama en çarpıcısı Narin Güran dosyasıydı. Çalıştığım realty programında bu dosyayı derinlemesine inceledik. Hem sahada hem içeride çok sayıda araştırma yaptık. Bu çalışmalarımız konunun seyrini etkiledi, gerekli yerlere de katkı sundu. Olayı programda işlediğimiz için daha çok içine girdik ve haliyle çok etkilendik. Hiç unutamayacağım olaylardan biri oldu.

-Habercilikte en çok hangi alanda çalışmayı seviyorsun?

İnsan ve yaşam hikâyeleri beni her zaman cezbetmiştir. İnsanlara dokunmayı, onlarla iletişim kurmayı çok seviyorum. Karşımdaki kişi iyi ya da kötü fark etmez; herkesle konuşmaktan, hikâyelerini dinlemekten keyif alıyorum.

- Sahada karşılaştığın en zor an neydi?

Sahada ne olacağı hiç belli olmuyor, o yüzden temkinli olmak şart. Bazı olay yerlerine gittiğimizde şahıslar tarafından küçük çaplı şiddete maruz kaldık. Bu yüzden artık daha dikkatli davranıyorum. Direkt bir olayı anlatmak istemem ama tehdit ve şiddet, sahada her zaman bir ihtimal.

-Gazetecilik kariyerinde bir dönüm noktası yaşadın mı?

Kesinlikle yaşadım. Realty programlarında çalışmak, benim için büyük bir dönüm noktası oldu. Hem mesleki gelişimim hem de medya içindeki duruşum açısından çok şey kattı.

- Dijitalleşme süreci gazeteciliği nasıl etkiledi sence?

Dijitalleşme medya sektörünü büyük ölçüde etkiledi. Ancak bu süreci dikkatli yönetmemiz gerekiyor çünkü sık sık dezenformasyonla karşılaşıyoruz. Her bilgi doğru olmayabilir.

- Sosyal medyanın haberciliğe etkisini nasıl değerlendiriyorsun?

Sosyal medya kimi zaman güçlü bir etki yaratabiliyor. Bu etki hem olumlu hem olumsuz olabilir. Dezenformasyon konusu burada da karşımıza çıkıyor. Sosyal medyada her gördüğümüze inanmamalıyız. Eleştirel bakış şart.

- Türkiye'de gazetecilik yapmak sana ne hissettiriyor, özellikle basın özgürlüğü açısından?

Türkiye’de gazetecilik yapmak cesaret gerektiriyor. Bazı gazeteciler büyük riskler alarak halkın haber alma hakkını korumaya çalışıyor. Yerel basın ya da bağımsız mecralarda çalışan gazetecilerin direnç göstermesi bana umut veriyor. Onlara büyük saygı duyuyorum.

- Habercilikte tarafsız kalmak ne kadar mümkün?

Tam anlamıyla tarafsız kalmak çok zor, belki de imkânsız. Ancak adil, dengeli ve dürüst kalmak mümkün. Her insanın bir bakış açısı, yetişme biçimi ve değerleri vardır. Bunlar haber seçiminden dil kullanımına kadar her şeye yansır. Haberi nasıl anlattığın, hangi ayrıntıyı öne çıkardığın bile bir tercihtir. Okuyucu da çoğu zaman ‘tarafsız’ bakamaz zaten.

- Hedeflerin ve hayallerin neler?

Hayallerim çocukluğumdan bu yana hep vardı. Onlara ulaşmak için çok mücadele ettim. Daha iyi yerlerde olmak, insanlara fayda sağlamak hâlâ en büyük hedefim. Kendimi geliştirerek topluma katkı sunmayı istiyorum.

- Gazeteci olmak isteyen gençlere ne önerirsin?

Bu dikenli yolda yürürken asla umudunuzu kaybetmeyin. Ayaklarınızın üzerinde durmayı öğrenin. Gazetecilik öncelikle bir ‘merak’ mesleğidir. Soru sormaktan asla vazgeçmeyin. Basit görünen şeyleri bile sorgulayın: “Neden böyle?”, “Kim karar verdi?”, “Ne kadar doğru?” Dinlemeyi bilin, empati kurun. Maddi zorluklar, yoğun tempo ve baskılar olacak… Ama bir insanın hayatına dokunmak ya da kamu yararına bir durumu ortaya çıkarmak, inanın her şeye değer.


Editor : Yusuf Kavak
SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?